Hak ve Özgürlüklerin Kullanılmasında Devlet ve Vatandaş

İnsanlar ve Hakları
İnsanlar ve Hakları

İnsan hak ve özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesinde devletin, toplumun ve bireylerin hem görev hem de sorumlulukları vardır.

Devletin görevi uluslararası anlaşmalar ve anayasada yer alan insan hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik ilkeler doğrultusunda hukuki ve idari düzenlemeler yapmaktır. Devlet, bu düzenlemelerin yanı sıra hak ve özgürlüklerin vatandaşlar tarafından kullanılması için kurum ve kuruluşlar yoluyla gerekli hizmetleri sunar. Bunlar arasında, katılımcılığın önündeki engellerin kaldırılması ve ifade özgürlüğünü tesis etmek gibi hizmetler vardır. Bu hizmetler, hem hak ve özgürlüklerin korunması hem de yeni şartlara göre geliştirilmesi için gereklidir.

Hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesinde en önemli sorumluluk bireye düşmektedir. Çünkü, temel insan hak ve özgürlükleri bireyin kendisine aittir. Bu haklar, doğuştan ve insan olduğundan kaynaklı olmakla birlikte ancak bireyin özgür iradesi, talebi ve çabasıyla kullanılabilir.

Her hak bir sorumluluğu beraberinde getirdiği için birey de sorumsuz davranamaz. Bireyler, hak ve özgürlüklerini kullanırken hem başka bireyler ve toplumun geneline hem de devlete karşı sorumludurlar.

Sorumlulukların yerine getirilmesi diğer bireylere karşı gerçekleşecek hak ihlallerinin de önüne geçilmesi anlamına gelmektedir. Devletin, toplumsal grupların ve bireyin sorumluluklarını karşılıklı olarak yerine getirmesi, demokrasinin hayata geçirilmesi anlamına gelmektedir. Sadece demokrasi kültürünün toplum hayatının her alanında yaşandığı yerlerde, hak ve özgürlükler hukuki metinlerde kalan idealler olmaktan çıkıp bir gerçeklik haline gelebilir.

İnsanlar ve Hakları
İnsanlar ve Hakları

Devletin ve bireyin sorumluluklarının yanında toplumdaki çeşitli grupların da (siyasi parti, sivil toplum kuruluşları, dernekler ve cemiyetler gibi) hak ve özgürlükleri koruma ve geliştirmede sorumlulukları vardır. Katılımcı demokrasilerde toplumsal gruplar, hak ve özgürlük taleplerinin yerine getirilmesinde ve geliştirilmesinde çok etkin rol üstlenirler.

Bireylerin hak ve özgürlüklerini kullanmada ihtiyaç duydukları gücü, desteği ve araçları bu toplumsal gruplar sağlar. Bu gücün, desteğin ve araçların sağlanabilmesi ve engellerin kaldırılması için Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu 1998 yılında İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi’ni kabul etmiştir.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*