Bilinçli veya bilinçsiz olarak ekolojik dengenin bozulmasına neden olan insanoğlu, aynı zamanda doğal çevrenin korunması için de önemli çalışmalar yapmaktadır.
Günümüzde uluslararası toplum, politik ve ekonomik sorunların yanı sıra çevre sorunlarının çözümü için de önemli politikalar geliştirmektedir. Örneğin; yüz doksan ülkenin imzaladığı, küresel ısınma ile mücadele konusunda en önemli girişim olan ve atmosfere zehirli gazların salınımını sınırlandıran Kyoto Protokolü bunlardan biridir.
Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların yürüttüğü “Avrupa İçin Çevre” ve “Akdeniz Eylem Planı” (TÜBİTAK, 2013) vb. projeler de doğal çevrenin korunması adına yapılan önemli çalışmalardandır.
Ülkemiz de doğal çevrenin korunması konusunda uluslararası sözleşmelere taraf olarak katılmıştır. Bunun yanı sıra ülkemizde resmî ve sivil toplum kuruluşları doğal çevreyi korumak için pek çok çalışma sürdürmektedir.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, ulusal ağaçlandırma seferberliği kapsamında 2008-2012 yılları arasında 2.300.000 hektar alanda ağaçlandırma yaparak erozyonun önlenmesi çalışması yapmıştır. Resmî ve sivil toplum kuruluşlarının yanında bireylere de doğal çevrenin ve canlı sağlığının korunmasında sorumluluklar düşmektedir.
Bir yanıt bırakın