
Bilgi ve iletişim teknolojileri, bilginin toplanması, işlenmesi, depolanması ve çeşitli ağlar aracılığı ile ulaşma olanağı sağlanan her yere hızlı bir biçimde iletilmesini sağlayan her türlü yazılı, görsel ve işitsel araçları; iletişim tekniklerini, bilgisayarları içine alan bütünü ifade eden bir kavramdır.
Bilgi ve iletişim teknolojileri, iletişim ve bilgisayar teknolojilerinin birlikte kullanılmasıyla oluşturulmuş bir sistemdir. Bu sistem içinde yazılı basın, radyo, televizyon, İnternet gibi kitle iletişim araçları oldukça yaygın bir biçimde kullanılmaktadır.
Günümüzde elektronik haberleşme, ya elektronik posta sistemi (e-mail) sayesinde yazışarak ya da bilgi tartışma servisleri ve bilgisayar konferans sistemleriyle konuşarak yapılmaktadır. Elektronik haberleşme kanalları ile istediğimiz bilgiyi; emek, zaman ve ekonomiden tasarruf ederek dünyanın öbür ucuna iletebiliriz. İşte bu olanak sayesinde dünyanın her tarafındaki demokratik yaşama müdahil olabiliriz. Bunun yanında sosyal medyanın kullanımı da büyük bir hızla artmaktadır.

Sosyal medya, kişilerin İnternet üzerinden -sosyal ağlar aracılığı ile- her türlü diyalog ve paylaşımda bulunmalarına olanak sağlamaktadır. Bu hızlı kullanım hemen her şeyi etkilemektedir. İnsanlar sosyal medya araçlarını kullanarak örgütlenebilmekte, demokratik yaşam içinde meydana gelen olumlu veya olumsuz olaylara müdahale edebilmektedirler.
Ortadoğu’da yaşanan rejim değişikliğine neden olan toplumsal ayaklanmaların, sosyal medya üzerinden bir araya gelen insanlar tarafından yapıldığı iddia edilmektedir. Yine bu olanaklar sayesinde insanlar, hem kendi ülkelerinde hem de dünyanın başka ülkelerinde yaşanan olumlu demokratik gelişmeleri desteklemekte ve olumsuz olayları da protesto edebilmektedirler.
Bilişim ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmeler insan ilişkilerinde, siyasi yaşamda ve demokratik toplumların ve kurumların işleyişinde devrim niteliğinde değişimlere neden olmuştur. Bilişim ve iletişim teknolojileri, gerek yurttaşlar arasındaki gerek seçilmişler ile seçmenleri arasındaki iletişimi büyük oranda değiştirmiştir.
Hükûmetin yurttaşlara ve yerel yönetimlerin kenttaşlara erişiminde yeni yöntemlerin ortaya çıkışına tanık oluyoruz. Bilişim ve iletişim teknolojileri iki taraflı çalışan bir iletişim kanalı açmıştır. Bir taraftan seçilmişler seçmenlerine icraatlarını, düşüncelerini anlatabilmekte, diğer taraftan da seçmenler temsilcilerine isteklerini, sorunlarını, çözüm önerilerini aktarabilmektedirler. Üstelik tarafların bir araya gelmesini de gerektirmemektedir. Bütün bunların sonucunda vatandaşlar artık dijital vatandaş olarak nitelendirilebilmektedir.
Ülkemizde de uygulanan “e- devlet” uygulaması sayesinde birçok işlem kolayca ve zahmetsizce gerçekleştirilebilmektedir. Böylesine etkili bir aracı demokratik yaşama etkin katılım için bizler de kullanmalıyız. Yaşadığımız ya da şahit olduğumuz insan hakları ihlallerini veya iyi örnekleri kamuoyu ile paylaşmalı, yaşanan ihlallerle ilgili şikâyetleri yetkili mercilere iletmeliyiz. Yönetimin uygulamaları ile ilgili düşüncelerimizi kurum ve kuruluşlara iletmeliyiz. Çözüm önerileri geliştirmeliyiz.
Sosyal yaşam içinde son derece etkili olan elektronik haberleşme ve sosyal medya araçlarını kullanırken etik ilkeleri ön planda tutmalıyız. Toplumsal yaşam içinde uymak zorunda olduğumuz genel görgü kurallarına uyma, yaptığımız bilgilendirmelerde başkalarını yanıltmama, yasaların suç kabul ettiği eylemlerde bulunmama gibi kurallara uygun davranmalıyız. Katılmadığımız görüşlerle ilgili yorum yaparken hakaret etmemeye, saygı sınırlarını zorlamamaya özen göstermeliyiz.
Bir yanıt bırakın